Eserin adı er-Risaletü’l-Es’adiyye fi’t-Tarîkati’lAliyye’dir. Eser, Dersaadet’te, Ahmet Kâmil Matbaası tarafından 1341/1922 ve 1343/1924 tarihlerinde basılmıştır. Daha sonra ise 1989’da yeni harflerle basılmıştır. Bu eser Esad Efendi (k.s.)’nin tasavvufla alâkalı küçük hacimli bir eseridir. 16 fasıldan oluşmaktadır. Fatiha sûresi tercümesiyle birlikte yayınlanmıştır. Sonunda Esad Efendi (k.s.)’nin, ‘kendi kaleminden müellif’ başlığı altında yazdığı kısa tarihçe-i hayatı da bulunmaktadır. 30 sayfadan müteşekkildir. Bu eserde, tarikatın mânâsı ve lüzûmu, turuk-ı aliyye’nin kaynağı, zikrin lüzûmu, mürşidin ahlâk ve evsâfı, inâbe ve intisâb, zikr-i hafînin telkini, zikr-i hafî-zikr-i cehrî, halka-i zikrin fazileti, hatm-i hacegânın halka ile yapılması, camilerde topluca yapılan cehrî zikir, râbıta, tevessül, hanımların zikre iştirakleri ve intisabları gibi konulara temas edilmektedir. Eserde hatm-i hâcegân duası da bulunmaktadır.
RİSALE-İ ES’ADİYYE’DEN:
Tarikata Bağlanmanın Kur’ân ve Sünnetten Delili
Tarikat lügatte; “Tarik” yani “Yol” demektir. Sûfiyye ıstılahında ise; Cenâb-ı Hakk’a yaklaşma maksadıyla sülûk olunacak ibâdet yoludur. Nitekim Allah’a giden yollar mahlûkatın nefisleri adedincedir.. denilmiştir.
Tarikatın lüzumu ve vâcip olması, âyet-i kerime ve hadis-i şeriflerle sâbittir. Nitekim Allah Teâlâ Kitâb-ı Kerîminde:
“Her biriniz için bir şeriat ve münevver bir yol tayin ettik.” buyrulmuştur.106
Âyetteki “Minhâc” kelimesi lügatte; “Münevver bir yol” demektir.
Fahreddin Râzi Hazretlerinin tefsirinden ve diğer tefsirlerden anlaşılacağı üzere âyet-i kerimenin manâsı:
“Ey kullarım, sizin her birinize iki şey vacip kıldım; birincisi şeriat, ikincisi tarikat.” demektir.
Yine Allah-ü Teâlâ Kur’ân-ı Keriminde:
“Ey habîbim söyle; Eğer Allah Teâlâ’nın muhabbetini, sevgisini arzu ederseniz bana tâbi olunuz.”107
Yani benim sülûk ettiğim şeriat ve tarikat yollarını takip ediniz… buyurmuştur.
Bu mevzuda, bunun gibi birçok âyeti kerimeler varsa da, iddia edilen şeyin isbatı için iki âdil şâhit ile yetiniriz.
Rasûlullah (s.a.v.) Efendimiz de:
“Ümmetim yetmiş üç fırkaya ayrılacaktır; O fırkaların cümlesi (hepsi) ateştir, ancak birisi müstesna.”
Ashab-ı kiram:
“Onlar kimlerdir, Yâ Râsûlallah?” diye sorduklarında:
“Benim ve Ashabımın yolunda olanlardır.”
buyurmuşlardır.
Sosyal Medya Hesaplarımızı Takip Edin